Ana içeriğe atla

5 Dakika Daha

5 Dakika Daha

Erteleye erteleye büyüttük her şeyi hayatta...

Önce çalan alarmı ertelemekle başladık beşer dakika...

Sonra birer birer zor gelmeye başladı çok şey zamanda...


Toplanacak yataklar,

Asılacak çamaşırlar,

Yıkanacak bulaşıklar vardı ertelenen...

Erteledikçe büyüdü, büyüdükçe ertelendi...

Ertelemek

Okunacak kitaplar,

Yazılacak yazılar,

Anlatılacak şeyler vardı...

Ertelendikçe zor geldi, zor geldikçe ertelendi...


Çıkılacak yollar,

Verilecek kararlar,

Atılacak adımlar vardı...

Ertelendikçe büyüdü, büyüdükçe ertelendi...


Sağlıklı beslenme yolları,

Yapılacak sporlar,

Her güne başlarken yeni niyetler vardı…

Erteledikçe zor geldi, zor geldikçe ertelendi…


Düzeltilecek çekmeceler,

Elenecek kıyafetler,

Biriktikçe biriken eşyalar vardı,

Erteledikçe büyüdü, büyüdükçe ertelendi…

Ertelemek

Alınacak gönüller,

Dilenecek özürler,

Sorulacak hatırlar vardı...

Ertelendikçe zor geldi, zor geldikçe ertelendi...


Cevaplanacak sorular,

Verilecek hesaplar,

Düşünülecek çözümler vardı…

Erteledikçe büyüdü, büyüdükçe ertelendi...


Ödenecek bedeller,

Biriken vazgeçişler,

Edilecek tövbeler vardı...

Ertelendikçe zor geldi, zor geldikçe ertelendi...


Ve bir gün geldi, erteleyecek süre bitti dendi...

5 dakika daha vermedi sürenin sahibi...

Ertelememek bir şeyleri,

Henüz süre varken kıymetliydi...


Süre bitmeden,

Her şey büyümeden,

Daha fazla ertelemeden,

Başlamalı yapabildiğimiz bir yerden…

***

İnsanoğlu var olduğundan bu yana amacı hiç değişmemiştir. Mutlu başarılı olmak ve iyi ilişkiler kurmak. 

Deneyimsel Tasarım Öğretisi de insanın amacını amaç edinmiştir. "Kim Kimdir""İlişkilerde Ustalık" ve "Başarı Psikolojisi" programlarında sunduğu stratejilerle insanların dününden daha başarılı, daha mutlu ve daha marifetli olmalarına destek olur. 

"Her ilim sahibinin üstünde daha iyi bilen biri vardır."

***

Yorumlar

İlknur M dedi ki…
İnsan neleri erteliyor anin içindeyken çoğu zaman farketmiyor. Sonra keşkeler başlıyor. Emeğinize sağlık.
Adsız dedi ki…
Ertelemek hepimizin kolayına geliyor. Oysa ertelediğimiz şeyleri insan yapamaz hale geliyor. 🥺
Adsız dedi ki…
Henüz vakit varken, Henüz süre bitmemişken, ertelemeden, zorlaşmadan hemen yapmak, niyet eder etmez harekete geçmek. Emeğinize sağlık.
Adsız dedi ki…
Ahh ne dokunan bir yazı oldu neleri kaçırıyoruz..5 dk ertelemek nelere sebep oluyorsa çözümde zıttı gibi..
Zeynep dedi ki…
Beni anlatan bir yazı...
Ertelendikçe büyüyor, büyüdükçe erteleniyor.
Emel dedi ki…
Bu yazının verdiği ilhamla ertelediğimiz işlerimize başlamaya ne dersiniz?
Ayşe N. dedi ki…
"Insan an ı nasıl yaşar" ne güzel anlatılmış, teşekkürler:)
Nağme dedi ki…
5 dk daha beklemek yerine sadece 5 dk ile harekete başlasak ne çok şey değişecek oysa...
İlknur M dedi ki…
"Ve bir gün geldi, erteleyecek süre bitti dendi..." işin en acı kısmı vaktin varken farkına varmamak. Nasıl olsa yaparım diyerek bir çok şeyi ıskalamak yada yanından tüm fırsatların geçmesine izin vermek. ve sonrası... şikayet,keşkeler,pişmanlıklar.
Adsız dedi ki…
Mikrodaki o küçücük ertelemeler makroda ne büyük dertler açtı başıma. Sadece ne yaptım da bu oldu diye bilinçle bakınca görebiliyor insan ertelemenin hayatımızdaki çok büyük olumsuzluklara neden olduğunu. Alışkanlık haline getirebilmek çok büyük bir aşama ama nereden başlayalım en küçükten kolayından... Yapmak lazım, ne zaman? Şimdi yi başlatalım inşaALLAH. Emeğinize sağlık büyük yaralara dokundunuz.

Bu blogdaki popüler yayınlar

Hazır ol 2025! Sana yeni siparişler geliyor!

Hazır ol 2025! Sana yeni siparişler geliyor! Bir yılı daha uğurlamanın arifesindeyiz... Bazen insan beş dakikaya sabredemezken 365 gün 6 saatin yeniden geride kalması inanılmaz, değil mi? Daha dün elimizde makasla tutkal vardı ve sevdiklerimize yeni yıl kartı tasarlıyorduk. Makyaj pamuğundan kar yapıp yapıştırıyorduk. Karttan çok yüzümüze gözümüze bulaşan simler yıkamakla çıkmaz ve günlerce pırıl pırıl gezerdik. Bazı kartları postaneden yakınlarımıza gönderirdik. Bunun için kuyruk bekler, heyecan duyardık. Kartı teslim alan tanıdıklar, o acemi tasarımlarımıza hayran kalmış gibi yapardı. Sıra arkadaşımız, kartımızla dalga geçmiş bile olabilirdi ama biz övgülere inanmak isterdik. ‘HOŞ GELDİN Bin dokuz yüz… iki bin bilmem kaç...’’ Bunun gibi her yıl birçok senenin rakamları o kartları süslerdi. Yetişkin olunca kart tasarımları son bulur ama bu dönemlerde yaşanan bazı hisler hala ortaktır. Çoğu insan muhabirlerin uzattığı mikrofonlara benzer beyanlarda bulunur. Geçen yıla biraz sitem, gel...

Haftada İki Saat Spor İşe Yarar Mı?

Haftada İki Saat Spor İşe Yarar Mı? “ Egzersiz hakkında ne düşünüyorsunuz?” diye bir soru sorsak, sizce cevaplar nasıl olurdu? Çoğunluk, egzersizin faydalarından bahseder, yapılması gerektiğini savunur. Yani “Neden yapmalıyız?” diye sorduğumuzda, çoğu kişi bunun iyi bir şey olduğunda hemfikirdir. Ama işin aslına bakarsak, bu söylemler çoğunlukla teoride kalır. Egzersizle gerçekten ilgilenenlerin sayısı oldukça azdır. Bu kadar iyi bir şeyse yaşam rutinimizde egzersize pay ayırmıyor olmamız garip değil mi? Alışveriş, yemek, eğlence gibi, sonunda keyif alacağımız bir şey söz konusu olduğunda, zaman ayırmakta zorlanmayız. Yol gitmek, efor sarf etmek gözümüze batmaz. Ama konu sağlığımız için harekete geçmek olunca, aynı hevesi gösteriyor muyuz? "Zamanım yok... Çok yoğunum... Yorgun hissediyorum... Bütçem yok... Yürüyecek yer yok... Düzgün salon yok... Hem zaten haftada iki saat egzersiz ne işe yarar ki?" Yapmak istemediğimiz bir şey için bahane üretmek hiç zor değil.  Uyku saatler...

Sporla Yeniden

Sporla Yeniden Ayşe bir süredir yataktan hiç bu kadar dinç kalkmamıştı. Bir hafta önce başladığı spor ne de iyi gelmişti. Gözlerini açınca içine, derin bir nefes çekip, bir kez daha şükür etti. Oysa spora başladığı ilk günler ne çok kas ağrısı çekmişti. İlk günler, çok sancılı geçmişti. Bacakları, kolları uzun süredir spor yapmadığı için, yaptığı ilk sporla hamlamıştı. Bu yüzden yürümekte bile zorlanıyordu. Ama önemli değildi, biliyordu ki sonu güzel olacaktı.  "İyi olan şeylerin başında bir miktar acı ve zorlanma olurdu." Sabredince sonunun güzel olacağının bilincindeydi. Hem istediği fiziksel görünüme kavuşacak hem de burada başlattığı hareket ile hayatına bereket katacaktı. Bu yüzden hem sabırlı ydı hem ümitli . Kimi zaman sabahın erken saatlerinde kalkıp esneme ve hareketler ile gününü bereketlendirdi. Kimi zaman gün içinde yaptığı yürüyüşler ve yüzmeyi de buna ekledi. Erken kalkıp, sporunu yapıyor, ılık bir duştan sonra daha önce hiç olmadığı kadar dinç hissediyordu kend...